Konsolide Pazar Ne Demek?
Hadi, bir an için İzmir’de, bir kafede oturduğumuzu hayal edelim. Yanımda arkadaşım Mert, karşısında ise pazar araştırmalarına ilgisi olan, ama kendi işinde sık sık “konsolide” kelimesini duyduğunda yüzü bulanıklaşan bir diğer arkadaşım Serkan oturuyor. Mert, sıradan bir “ne haber” muhabbetinden sonra birden kalkıyor ve “Konsolide pazar ne demek?” diye soruyor. Ben de tabii, en derin filozofik bakışım ile “Hah, bak, bir soruyu tuttun!” diyorum. İşte bu yazı da o anın meyvesi; Mert’in “konsolide pazar” konusunda sorduğu soruyu biraz mizah, biraz da bilgiyle harmanlayarak açıklamaya çalışacağım.
Konsolide Pazar: Hadi Gel, Biraz Daldıralım!
Konsolide pazar, kulağa biraz “ekonomik bir büyüklük” gibi gelse de, aslında çok daha basit bir mantıkla işler. Diyelim ki bir sokakta on farklı dükkan var. Her biri ayrı ayrı pazarlama yapıyor, kendine göre müşteri buluyor, malzeme tedarik ediyor ve bir şekilde bir pazar payı elde ediyor. Ama bir gün, bu dükkânlar arasında bir anlaşmazlık olur ve hepsi bir araya gelir. O zaman bu dükkanların birleşmesi, yani güçlerini birleştirmesiyle “konsolide pazar” kavramı ortaya çıkar.
Bir bakıma, bu pazar birleşince, sanki o 10 dükkan tek bir dev süpermarket gibi çalışmaya başlar. Artık, o 10 dükkanın her biri küçük küçük bir pazar payı alırken, konsolide pazar oluşturulduğunda bu pazar payı çok daha büyük ve daha tek bir stratejiyle yönetilmeye başlanır. Yani küçük ve dağınık olan işler, büyük ve etkili bir hale gelir. Bunu basit bir şekilde anlatmak gerekirse:
10 dükkanın her biri: “Kendimi seviyorum, pazarı biraz daha büyütmem gerek.”
1 büyük dükkan: “Hadi bakalım, bu işi hep beraber çözelim, bütün pazarı alalım.”
Konsolide Pazarın Gündelik Hayattaki Hali
Şimdi, konsolide pazarın anlamını gündelik hayatla biraz daha ilişkilendirelim. Bir akşam arkadaş grubuyla toplandık, Mert birden “Konsolide pazar ne demek?” diye soruyor ya… Beni düşündürüyor: “Evet, konsolide pazar aslında biraz da arkadaş gruplarının birleşmesi gibi değil mi?” Diye başlıyorum anlatmaya:
Örnek 1: Bir grup arkadaşınız var, mesela 5 kişi. Her birinin başka bir etkinliği var: birinin basketbolu var, diğerinin sinema merakı, diğerininse bilgisayar oyunlarıyla arası çok iyi. Ancak bir gün hep birlikte buluşmaya karar veriyorsunuz ve herkesin ilgi alanları birleşiyor. İşte o an, o gruptaki tüm farklı etkinlikler “konsolide” olur. Yani, hep birlikte bir şey yapmaya karar veriyorsunuz ve herkesin küçük küçük aktiviteleri birleşip büyük bir eğlenceye dönüşüyor.
Bu da aslında konsolide pazar mantığına benziyor; küçük, farklı işlerin birleşip büyük bir iş haline gelmesi!
Örnek 2: Bir başka durum ise bir grup arkadaşın bir restorana gitmesi. Amaç, her birinin farklı yemekler söylemesi ve bir araya gelince hepsinin en iyisini bulup, en lezzetlisini birlikte tadıyor olmaları. Bir şekilde tüm yemekler, tek bir büyük sofrada birleşiyor ve bu sofradan herkesin hoşnut olması sağlanıyor.
“Şimdi anladım,” dedi Mert. “Yani, normalde dağınık olan şeyler birleşince, herkes daha çok fayda sağlıyor ve işi büyütüyorlar, değil mi?”
Aynen öyle! İşte pazar da böyle çalışıyor. Küçük küçük işletmeler, ortaklaşa hareket ederek pazar paylarını büyütüyorlar.
Konsolide Pazar: Güçlü Bir Strateji, Ama Yanlış Anlaşılabilir
Bu kavram bazen yanlış anlaşılabiliyor, ama aslında doğru bir stratejiyle oldukça faydalı olabilir. Örneğin, birkaç küçük firma birleştiğinde, güç birliği yapmış olurlar ve pazarda daha güçlü bir yer edinirler. Bu, tek başına çok büyük bir şirketin pazara hakim olmasından farklıdır. Küçük ama birleşmiş firmalar, pazarın çok daha büyük bir bölümünü kontrol edebilirler. Bunu şuna benzetebiliriz:
Tek kişi gibi düşün: Küçük bir firma, tıpkı tek başına bir çamaşır makinesi almak gibi. Her ne kadar çamaşırınızı temizleyebiliyor olsa da, gücü sınırlıdır.
Konsolide düşün: Bir grup arkadaş, hep birlikte her hafta çamaşır makinesi alacak kadar para biriktirse, hem çok daha güçlü olurlar, hem de pazarda çok daha geniş bir etki yaratırlar.
İşte konsolide pazar, bu işlerin daha etkili olmasını sağlar. Ancak her zaman dikkatli olmanız gereken bir şey vardır: Birleşme her zaman kolay bir iş değildir. Bazen, firmalar arasında anlaşmazlıklar çıkabilir ve o pazar payı büyüdükçe, işler daha karmaşık hâle gelebilir. Tabii ki, bazen de çok güçlü bir pazar oluşabilir, bu durumda herkesin bir araya gelmesi işleri daha kolay hale getirebilir.
Sonuç: Birleşip Güçlenmek!
Sonuçta, konsolide pazar aslında küçük işletmelerin güçlerini birleştirip daha büyük bir pazar elde etmelerini sağlayan bir stratejidir. Gündelik hayatla benzetirsek, her şeyin bir araya gelmesiyle ortaya çıkacak büyük işlerden fayda sağlamak gibidir. Eğer doğru şekilde yönetilirse, çok güçlü bir etki yaratabilir.
Bu arada, Mert hâlâ anlamaya çalışıyor ama ben “Konsolide pazar” hakkında daha fazla şey öğrenmeye karar verdim. Çünkü, sadece iş dünyasında değil, hayatın her alanında bazen birleşmek gerçekten daha güçlü yapıyor bizi.